MİGREN HASTALIĞI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ

17.12.2014 13:59

MİGREN

 

 

 

Başı ağrımayan  insan sayısı çok azdır ve toplumun %2 lik bir kısmını oluşturmaktadır. Herkes hayatının belli dönemlerinde baş ağrısı çeker.  Migren, hayatı tehdit eden tehlikeli bir hastalık değildir. Genelde ataklar halinde ortaya çıkan, kafanın tek tarafına yerleşen, zonklayıcı bir baş ağrısı şeklidir. Ataklar 4 saat ile 72 saat arasında değişebilir. Bu ataklar sırasında baş ağrısının yanısıra bulantı, kusma, normal ışık ve sesten rahatsız olma gibi şikayetler de görülebilir.

Migrenin kadınlarda görülme sıklığı erkeklerdekinin üç katıdır. Bu farklılığın sebebi kadındaki hormonal değişikliklerdir. Hastaların çoğunda atak 40 yaşından önce ortaya çıkar. Bu da genelde ergenlik çağına denk gelir. 50 yaşının üstünde birinde migren başlama ihtimali zayıftır. Kadınlarda çoğunlukla orta yaşlarda ortaya çıkmaktadır.

Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte beyin kandamarları ve beynin sinir iletimindeki kimyasal madde değişiklikleri sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Kadınlardaki hormon değişikliği migren ağrısına yol açabilir. Genetik (aileden gelen, kalıtsal) faktörler konusunda çalışmalar sürmektedir. 

 

MİGREN TİPLERİ

Toplumda en çok oranda görülen iki farklı migren tipi vardır:

§  BASİT MİGREN: Migrenli hastaların %75 inde görülür. Aurasız migren atakları vardır. Adi migren de denir. Sıklıkla bayanlarda görülür. Tek ya da çift taraflı baş ağrısı görülür. Kusma nadirdir.

§  KLASİK MİGREN: Auralı migren atakları görülür. Migrenli hastaların %10’unu oluşturur. Çocuklukta ergenlikte başlar. İlk atak 40 yaşından sonra gelir. 2-6 saat kadar sürer. Kişinin görme alanında boşluk vardır. Hasta boşluk olan yeri göremez. Başın tek tarafı ağrır. Bulantıyla birlikte kusma buna eşlik eder.

 

 

 

MİGRENİN BELİRTİLERİ

Migrenin belirtileri,

§  Yorgunluk,

§  Işıktan ve sesten rahatsız olma,

§   Kaslarda ağrı,

§  Mide bulantısı, kabızlık, ishal,

§  Susuzluk, idrara sık çıkma

§  Huzursuzluk, üzüntü gibi belirtiler migren atağının geleceğini gösterebilir.

 

MİGRENİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Şu faktörlerde migren tetikleyicisi kabul edilmektedir:

§  Yeterince yememek,

§  Bazı yiyecekler ve içecekler; eski peynir, çerez, çikolata, şarap, alkol, kafeinli içecekler, kahve, çay, katkı maddeleri,

§  Çevresel faktörler; göz alıcı ışık, ağır koku, seyahat, çok yorulma, hava değişiklikleri,

§  Hormonal değişiklikler; adet dönemi, gebelikdoğum kontrol hapları,

§  Uyku problemi; uykusuzluk çekme ya da aşırı uyuma,

§  Duygusal değişiklikler; endişe, üzüntü, tartışma, heyecan, depresyon, stres,

§  Baş ve boyunda ağrı; göz, boyun, diş, çene ağrısı,

§  Bu tetikleyicilerin hepsi bir kişide olmak zorunda değildir. Atak başlaması için yukarıdaki bir kaç neden yeterli olabilir.

 

MİGREN TEDAVİSİ

Migren tedavisi farklı metodlar la yapılabilmektedir. Ancak en yaygın tedavi yöntemi ilaç ile yapılandır. İlaç tedavisi atak tedavisi ve önleme tedavisi olarak ikiye ayrılmaktadır. Atak tedavisi, migren hastalığı hastanın yaşamını çok fazla etkilemediği zaman yapılmaktadır. Çok nadiren görülen migren atakları basit ağrı kesiciler yardımıyla atlatılmaya çalışılır. Önleme tedavisinde ise durum biraz daha farklıdır. Çok sık migren atakları geçiren hastalara uygulanmaktadır. Migren atakları artık kronikleşmiş kabul edilmektedir. Bu yüzden bu hastalar her gün düzenli olarak ilaç almaktadır. Bu sayede gelebilecek migren atağının zararları önlenmektedir. Hatta bu migren ataklarının oluşması engellenmektedir. Rahatsızlığı psikoloji olan migren hastaları iyi planlanmış bir dinlenme programına alınmaktadır. Sistematik bir şekilde tedavi görmektedir.

Migren hastalığı ilaç tedavisi haricinde başka yollarla da tedavi edilebilmektedir. Bunlardan biriside Fizik tedavidir. Bu tedavi süresince akupunktur ve el masajları yapılmaktadır. Özellikle Kafkas ülkelerinde bu tedavi yöntemi gelişmiştir. Bitkisel karışımlar migren hastalığına iyi gelmektedir. Biberiye , kuşdili otu, melisa otu migren tedavisinde bitkisel kürlerin yapımında kullanılmaktadır.